www.EhlibeytKutuphanesi.com
içindekiler             
                                  

EHL-İ SÜNNET VE ŞİA 'DA İNANÇ / 57



                                                ŞİA VE EHL-İ SÜNNET'TE İMAMET


        Burada imarnet'ten maksadımız imamet-i Kübra yani; müslümanların hükumet, hilafet ve rehberlik makamıdır.

        Bu kitap Şia ve Ehl-i Sünnet mezheplerini birbiriyle mukayese etmek esası üzere hazırlanmış olduğundan ilk önce her iki fırkanın da imarnet hususunda dayandığı ilkeleri beyan etmeliyim ki okuyucu her iki esas ve fırkanın dayandığı esas ve ilkeleri bilsin ve böylece beni eski görüşümü terkedip bu yeni görüşü benimsemeye iten nedenlerden haberdar olsun.

        Şia'ya göre "İmamet" usul-i dinden sayılan bir ilkedir ve büyük bir öneme sahiptir. Zira Imamet, insanlar için çıkarılan en hayırlı ümmete önderlik etmek meselesidir. Bu önderliğe layık olabilmek bir takım fazilet ve üstün kabiliyetleri gerektirmektedir. Onlardan sadece bir kaçına
değineceyim:

        Önder olacak şahıs; ilim, şecaat, hilim, iffet, zühd, takva, kötülüklerden uzak durmak ve salih olmak gibi özellik ve sıfatlara sahip olmalıdır. o halde şia'ya göre imamet, Rasulullah (s.a.a) dan sonra insanları yönetmek görevini üstlenebitmesi için Allah-u Teala'nın, salih kullan arasından seçtiği insana verdiği ilâhi bir makamdır. Bu itikada göre Hz. imam Ali(a.s) da Hak Teâlâ'nın tayiniyle müslümanlara imam oldu. Hz. Rasulullah(s.a.a) vahy yoluyla aldığı emir neticesinde O'nu,



58  / DOĞRULARLA BİRLİKTE

halka önder olarak ta'yin etmekle görevlendirilmiş ve bunun üzerine Veda Haccından dönerken "Gadir-i Hum" denilen bir yerde Hz. Ali'nin (s.a) Allah'ın emriyle İmam olduğunu ilan etmiştir.

        Hatta orada bulunan binlerce sahabi bu ilan üzerine Hz. Ali'ye (s.a) biat etmişlerdi. Bu konuda Şia'nın görüşü budur.

        Ehl-i Sünnet de ümmete önderlik yapan bir makarnın yani imamet'in farz olduğuna inanıyor. Fakat onlara göre önder ve imam'ı seçme hakkı ümmetin kendisine aittir. Buna göre Ebu Kuhafe oğlu Ebu Bekir Rasulullah'ın (s.a.a) vefatından sonra müslümanlar tarafından seçilmiş ve onlara önder olmuştu.

        Ehl-i Sünnet'e göre Rasulullah(s.a.a) hilafet konusunda susmuş ve ümmete bu konuda hiç bir açıklama yapmayarak işi halkın kendi tercihine bırakmıştır.