next page

back page

 

allah da onlara vahyederek buyurdu ki: ey meleklerim, ey göklerim ve ey yerim! sakin olun.

sonra bir hicâbı açtı, hicabın (perdenin) ardında muhammed, onun ardında ise oniki vasisi vardı. İçlerinden filâncayı (mehdi’yi) öne sürerek buyurdu ki:

“ey meleklerim, ey göklerim ve ey yerim! onun intikamını uzun bir süre sonra olsa dahi bununla alacağım -ve bunu üç kez tekrarladı-”.

27- süleym bin kays-ı hilâli şöyle der:

cafer-i tayyâr’ın oğlu abdullah’ın şöyle söylediğini duydum: “ben, hasan, hüseyn, abdullah bin abbas, ömer bin ümm-ü seleme ve üsame bin zeyd, muaviye’nin yanında idik. benimle muaviye arasında bazı sözler geçti. ben muaviye’de dedim ki:

resulullah’ın şöyle buyurduğunu duydum: “ben müminlere kendi nefislerinden daha evlâyım. sonra kardeşim ali bin ebi tâlib, müminlere kendi nefislerinden daha evlâdır. ali şehadete ulaştıktan sonra, ali’nin oğlu hasan müminlere kendi nefislerinden daha evlâdır. o şehit olunca ali’nin oğlu hüseyn müminlere evlâdır. o şehit olunca oğlu ali bin hüseyn müminlere kendilerinden daha evlâdır. ve ey ali sen onu göreceksin ondan sonra oğlu muhammed bin ali müminlere kendi nefislerinden daha evlâdır. ve ey hüseyn sen onu göreceksin.(69)

abdullah bin cafer şöyle der: hasan, hüseyn abdullah bin abbas, ömer bin ümm-ü seleme ve üsame bin zeyd’den bu konuda şahitlik istedim. onlar da şahitlik ettiler.

süleym şöyle devam eder: ben bu hadisi selmân-ı fârsi, miktâd ve ebu zerr’den işittim ve onlar bunu resulullah’tan duyduklarını söylediler.”

28- …ali bin ebu hamza’den:

ebu basir’in yanındaydım ve bizimle birlikte İmam muhammed bâkır aleyhisselam’ın kölesi vardı. o dedi ki:

İmam muhammed bâkır aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “oniki muhaddes bizdendir. benden sonraki yedinci oğlum kâim’dir.” o zaman ebu basir o köleye şöyle dedi:

ben de şehadet ederim ki İmam muhammed bakır aleyhisselam’ın kırk yıl boyunca bu sözü söylediğini duydum.”

29- …âmir bin vâsil’den: ebu bekir öldüğünde ona canze namazı kıldıktan sonra, ömer’in etrafına oturduk. ona daha önce biat etmiştik. o sırada medine yahudilerinden bir genç geldi. onun babası yahudi alimlerindendi ve onlar kendilerini harun’un evlatlarından sayıyorlardı. ömer’e selam verdikten sonra dedi ki:

ey müminlerin emiri! İçinizde hanginiz kitabınızı ve peygamberlerinizin sünnetini daha iyi biliyorsunuz?

ömer eliyle ali bin ebi talib aleyhisselam’ı gösterip dedi ki: kitabı ve sünneti en iyi bilen budur.

o genç dedi ki: gerçekten sen böyle misin?

hz. ali buyurdu: evet hacetin ve isteğin nedir?

genç yahudi dedi ki: sana üç, üç ve bir şey soracağım.

ali aleyhisselam şöyle buyurdu: yedi şey demek istemiyor musun?

dedi ki: hayır, üç şey soracağım. eğer bilirsen, üç şey daha soracağım, eğer onları da bilirsen bir soru daha soracağım. eğer o ilk üç soruyu bilmezsen, diğer soruları sormayacağım.

ali aleyhisselam ona şöyle buyurdu: ey yahudi, eğer sorunun cevabını hak ve doğru olarak verirsem, yanlış veya doğru olduğunu anlayacak mısın?

dedi ki: evet!

ali aleyhisselam şöyle buyurdu: allah’a andolsun ki eğer sorularına doğru cevap verirsem müslüman olmalı ve yahudiliği bırakmalısın.

dedi ki: tamam, eğer doğru cevap verirsen müslüman olup yahudiliği bırakacağım.

ali aleyhisselam buyurdu ki : İstediklerini sor.

yahudi: yeryüzüne inen ilk taş, yeryüzünden çıkan ilk ağaç ve yerden kaynayan ilk su nelerdir?

ali aleyhisselam buyurdu: ey yahudi! yahudiler yeryüzündeki ilk taşın beyt-ül mukaddes’teki taş olduğunu söylerler. ama onlar yalan söylüyorlar. çünkü yeryüzüne nazil olan ilk taş hacer-ul esved’dir.  adem onu cennetten nazil etmiş ve onu rükne (mescid-ul haram) koymuştur; müminler, allah’a olan biat ve ahitlerini yenilemek için ona ellerini sürerler.

yeryüzünde biten ilk ağaç sözüne gelince, yahudiler onun “zeytin” ağacı olduğunu söylerler. ama onlar yalan söylüyorlar. çünkü ilk ağac, (dişi) hurma ağacıdır ki adem onu cennetten (erkek) hurma ağacı ile birlikte getirdi.(70) 

İlk su hakkında ise yahudiler, onun beyt-ül mukaddes’teki taşın altındaki su olduğunu söylerler ama onlar yalan söylüyorlar. çünkü ilk su ölünün yıkandığında canlandığı âb-ı hayat’tır. ve musa o suyun yanında tuzlanmış balığı unuttu ve su o balığa dokununca  balık dirildi. ve hızırla karşılaşana kadar, musa ile birlikte bir genç onu takip ettiler.

genç yahudi dedi ki: sen doğru ve hak söz söylüyorsun. elimdeki kitabın konularını musa söylemiş, harun da yazmıştır ve ben bunu babalarımdan miras olarak aldım. bunda yedi sıfat yazar. eğer geri kalanları da bilirsen dinimi bırakıp senin dinine uyacağım.

ali aleyhisselam sor diye buyurunca genç yahudi şöyle dedi: bu ümmetin peygamberinden sonra -milletin onları yalnız bırakmasının onlara zarar vermeyeceği- hidayet imamları kaç tanedir? muhammed’in cenneteki yeri neresidir? cennette kaç kişi muhammed ile birlikte olacaktır?

ali aleyhisselam şöyle buyurdu : ey yahudi! bu ümmetin hidayet üzerine olan hidayet imamı oniki tanedir. başkalarının yalnız bırakmaları onlara zarar vermez. muhammed’in yeri adn cennetinin en üstün yeri dir. ve allaha en yakın en, şarefli yerdedir. muhammed (sallallahu aleyhi ve âlih) ile oniki hidayet imamı birlikte olacakardır.

yahudi dedi ki: Şehadet ederim ki sen doğru ve hak söz sâylüyorsun. eğer son bir soruyu da öteki altı soru gibi bilisen allah’a andolsun ki senin elinle müslüman olup yahudiliği bırakacağım. ali aleyhisselam sor diye buyurunca şöyle dedi: bana muhammed’in halifesinden haber ver? ondan sonra kaç yıl yaşayacak, ölecek mi öldürülecek mi?

buyurdu ki: ondan sonra otuz yıl yaşayacak. sakalı başından akan kanla kıpkızıl olacak.

genç dedi ki: Şehadet ederim allah’tan başka ilah yoktur. ve muhammed, allah’ın resulüdür. ve sen resulullah’ın ümmete halifesisin. senden öne geçen iftiracıdır. sonra çıkıp gitti.

30- …ebu eyyub el müeddib’den:

İmam cafer-i sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

resulullah (sallallahu aleyhi ve âlih) vefat ettikten sonra dâvud’un evlâtlarından bir yahudi medine’ye geldi ve sokakların boş olduğunu gördü. bazı medinelilere dedi ki: ne oldu size?

dediler ki: resulullah vefat etti.

yahudi: o, tam bizim kitabımızda yazılan günde vefat etmiştir. sonra sordu:

peki halk nerede? dediler ki: halk mescittedir.

mescitte ebu bekir, ömer, osman, abdurrahman bin avf, ebu übeyde bin cerrah ve halk oturuyordu ve mescit doluydu.

yahudi dedi ki: bana yol verin ve bana peygamberinizin halifesini gösterin. halk da ona ebu bekir’i gösterdi. yahudi, ebu bekir’e dedi ki:

ben davud’un evlatlarındanım ve yahudi dinindenim. sana dört harf sormak için geldim. eğer onlara cevap verirsen müslüman olacağım. ona biraz beklemesini söylediler sonra emirülmüminin ali bin ebi talib aleyhisselam mescidin bir kapısından içeri girdi. dediler ki: Şu gençle ilgilen. gence yaklaşınca genç şöyle dedi: sen ali bin ebi talib misin?

hz. ali aleyhisselam ise buyurdular: sen davut’un evlatlarından falanca oğlu değil misin? evet deyince. hz. ali aleyhisselam gencin elinden tutarak ebu bekir’in yanına getirdi. yahudi dedi ki:

ben onlara dört harf soracaktım ki beni sana havale ettiler. hz. ali aleyhisselam sor diye buyurunca şöyle dedi:

peygamberiniz miraca çıktığında allah peygamberinize ilk önce ne söyledi? peygamberinizi sıkıntıya sokan ve ona selam vermeyen melek hangi melekti? cehennemin kapıcısı olan malik peygamberinize cehennemi açtığında cehennemden peygamberle konuşan dört kişi kimler idi? peygamberinizin minberi cennetin neresindendir?

ali aleyhisselam şöyle buyurdu: allah peygamberine ilk önce şöyle buyurdu: “resul, rabbinden kendisine nazil olanlara iman etti.”(71)

yahudi: ben bunu kastetmedim. ali aleyhisselam buyurdu:

resulullah’ın şu sözüdür: “müminlerin hepsi allah’a iman etti.”

yahudi dedi ki: ben bunu kastetmedim.

ali aleyhisselam: bu işin üzerini ört.

yahudi dedi ki: bana haber vermelisin, sen o değil misin?

buyurdular: madem ki ısrar ediyorsun söyleyeceğim. resulullah (sallallahu aleyhi ve âlih) mirçtan dönerken o cebrailin yerine varmadan hicaplar kendiliğinden açılıyordu. o sırada bir melek feryâd etti: “ey ahmed! allah sana selam söyleyerek şöyle buyurdu: o seyyid ve veliye bizim selamımızı söyle.” resulullah dedi ki: “o seyyid ve veli kimdir?” melek dedi ki: “ali bin ebi talib.”

yahudi dedi ki: doğru söylüyorsun. vallahi ben bunu babamın kitabında gördüm.

ali aleyhisselam şöyle buyurdu:

peygamberimizi rahatsız eden melek ise ölüm meleği idi. dünyadaki zorba padişahlardan birinin yanından gelmişti. ve o padişah ağır sözler söylemiştir; peygamber de gazaplandı ve rahatsız oldu. ama o, peygamberi tanımadı. cebrail şöyle dedi: “ey ölüm meleği! bu resulullah’tır ve allah’ın habibi ahmed’dir.” melek de dönerek peygambere yalvardı ve ondan özür diledi. ve dedi ki: “ey resulullah! ben bir zorba padişahın yanından gelmiştim ve çok ağır sözler söylemişti, ben de gazaplanmıştım ve seni tanıyamadım.” peygamber de onun mazeretini kabul buyurdu.

malik’in cehennemdeki dört kişiyi peygambere göstermesine gelince; malik cehennemin bekçisi idi ve yaratıldığı günden beri hiç gülmemişti. peygamber onun yanından geçerken cebrail ona dedi ki: “ey malik! bu rahmet peygamberi muhammed’dir.” malik bunu duyunca tebessüm etti ve onun dışında kimseye gülmedi. resulullah cebraile buyurdu ki: “malik’e söyle cehennemin bir katını açsın.” malik açıtığında o katta dört kişi vardı. kâbil, nemrut, firavun ve hâmân. dediler ki: “ey muhammed! rabbinden iste bizi tekrar dünyaya döndürsün de salih ameller işleyelim.” cebrail gazaplandı ve kanadıyla işaret edince cehennemin o katı tekrar kapandı.

resulullah’ın minberine gelince, resulullah’ın evi adn cennetidir. o öyle bir cennettir ki allah onu kendi kudreti ile yaratmıştır ve onun içinde oniki vasisi onunla birliktedirler. onun üzerinde bir kubbe vardır ki ona “rizvan kubbesİ” denir. o kubbenin üzerinde de bir ev vardır ve ona “vesİle” denir. cennette ona benzeyen başka bir menzil yoktur ve o resulullah’ın (sallallahu aleyhi ve âlih) minberidir.

yahudi dedi ki: allah andolsun ki doğru söylüyorsun. tüm bunlar babam davud’un kitabında yazılıdır. babalarım sırasıyla onu miras olarak aldılar ve sonunda bana ulaştı. sonra davud’un eliyle yazılmış kitabı çıkarak dedi ki:

uzat elini. ben şehadet ediyorum ki allah’tan başka ilah yoktur. ve muhammed allah’ın resülüdür. ve musa’nın müjdelediği o’dur. ve şehadet ederim ki sen bu ümmetin âlimisin ve resulullah’ın vasisisin. daha sonra İmam muhammed bâkır aleyhisselam buyurdular: emirülmüminin aleyhisselam ona dinin hükümlerini öğretti.”

!  !  !  !  !

ey ehl-i beyt’a inananlar, -allah sizlere merhamet etsin- allah -azze ve celle-nin buyurduklarına, resulullah’ın, emirülmüminin’in ve diğer imamlarımızın; imamların sayısı hakkında buyurduklarının birbiriyle nasıl bağıntılı olduğunu ve bunun mütevatir olduğuna şöyle bir bakın. bu konuda düşünmek, kör ve paslı kalpleri cilalar, temizler ve şüpheyi ortadan kaldırır. allah bir adama hayırı isterse, onu hak yolda yürümeğe muvaffak eder. İblis’in ve diğer şeytani insanların vesveselerinden onu korur. İmamlarımızın hadislerini nakleden alimlerimizin hepsi süleym bin kays’ın kitabının en muteber en eski ve en büyük usûl kitaplarından olduğunu kabul ederler. çünkü onun kitabında nakloludan temeller; resulullah (sallallahu aleyhi ve âlih), emirülmüminin aleyhisselam, selman, ebu zerr (r.a) onların yolundan gidip resulullah ve emirülmüminini görenler tarafından naklolunmuştur. ve bu biz şiilerin her zaman başvurduğumuz temel kaynaklardandır. biz bu kitapta yazılan ve resulullah ile oniki imamın durumunu bildiren hadisleri tekrar tekrar getirdik. ve onun “-hz. hüseyn aleyhisselam’dan sonra- İmamlar hüseyn’in evlatlarından dakuz tanesidir. dokuzuncuları kıyam edecektir. onların dışları içleri gibidir ve o, onların en efdalidir.” hadisi, bütün mazeretleri ortadan kaldırır her şüpheyi zail eder, bütün batıl olanların davalarını çürütür. ve her bidatçının saçmalıklarını siler. bu, imamların sayısının ne kadar dakik olduğunu gösterir. ve bunun karşısında söylenen hiçbir söz, onların iddialarını doğrulamaya yetmez. ve onların görüşünü onaylayan hiçbir rivayet şia kitaplarında bulunmaz.

fasil i


İmamlarin onİkİ tane olduğuna daİr sünnİ kaynaklarindan, kur’andan ve tevrat’tan deliller(72)

bizler kendi rivayetlerimiz dışında sünni alimlerinde çeşitli yollarla imamların oniki tane olduğunu rivayet ettiklerini görüyoruz. biz bu faslı muhaliflere hüccet ve tekit olsun diye bu bölüme ekledik. çünkü biz kitabımızda sadece kendi rivayetlerimizi naklediyoruz. belki de bu fasıl, akıl sahiplerinin kalbine bir yol açmaya yardımcı olur. Şimdi sünnilerin naklettiği bazı rivayetleri getiriyoruz:

31- cabir bin semre der ki:

resulullah’ın şöyle buyurduğunu duydum:

benden sonra oniki halife olacak. hepsi de kureyş’tendir.

peygamber evine geldikten sonra kureyşliler yanına gelip dediler ki: peki ondan sonra ne olacak? buyurdular ki: sonra karışıklıklar çıkacak.

32- husayn bin abdurraham der ki:

cabir bin semre resulullah’ın şöyle buyurduğunu nakleder:

“benden sonra oniki halife gelecektir.” sonra birşey daha söyledi ama ben anlamadım. bazıları dedi ki: kureyşliler ona sorunca buyurdu ki: hepsi kureyştendir.

33- Şa’bi der ki:

cabir bin semre, resulullah’ın şöyle buyurduğunu nakletti:

bu dinin ehline, -kendilerine zulmedenlere karşı her zaman- oniki halife ile yardımcı olunacaktır. -o sırada halk oturup kalkıyordu- sonra peygamber birşeyler daha söyledi ama ben anlamadım. babama veya bir başkasına onun ne söylediğini sorduğumda dedi ki: “hepsi kureyştendir.”

34- rabia bin seyf şöyle der: biz Şufey el asbahi’nin yanında idik. Şöyle dedi: abdullah bin ömer’den duydum ki resulullah şöyle buyurdu: “benden sonraki halifeler oniki tanedir.”

35- ebu tufeyl der ki: abdullah bin ömer şöyle dedi: “ey ebu tufeyl! kâb bin levi’nin evlatlarından oniki kişiyi say. onlardan sonra katliam ve nifak olacaktır.”(73)

36- ebu halid-i valibî der ki: cabir bir semre’den duydum ki resulullah şöyle buyurdu: bu işe zalimler zarar vermek istese de sonunda benden sonra oniki halife gelecektir ve hepsi kureyş’tendir.”

 

 

 

(69)- bilindiği gibi hz. ali aleyhisselam şehid oldğunuda İmam ali zeynelâbidin aleyhisselam iki yaşındaydı. hz. hüseyn aleyhisselam kerbelâda şehid olduğunda İmam muhammed bâkır dört yaşındaydı ve o da kerbelâda idi. (ç.)

(70)- günümüz ilminde de sabit olduğu gibi bitkilerin üremesi için likâh (tomurcuklaşı) birleşmesi) olayı gereklidir ve bu kur’an-ı kerimde de geçer. (ç.)

(71)-

(72)- bütün sünnilerin icma ile sahihliğini kabul ettikleri sahih-i buhari’nin “halk İmama nasıl biat eder” (ahkam) bölümünde ve sahih-i müslim’de “kıyamete dek halifeler oniki tanedir” hadisi mevcuttur. ve ehli sünnet bu oniki imamın kimler olduğunu şu ana dek çözemedi. (ç.)

(73)- örneğin bu hadis ehl-i sünnetin şu kaynaklarında mevcuttur: tarih-i bağdad c.6, s.263, mecme-uz zevaid c.5, s.190, el- evset (taberani), nihaye-i İbn-i esir. (ç.)

 

next page

back page