next page

back page

 

9- İshak bin ammar der ki: İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “ey ebu İshak! bu iş, (kıyam) iki kez ertelendi.”

10- ebu hamzai somali şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “ey sabit! allah teala bu iş için hicri yetmişinci yılı tayin etmişti. hüseyn aleyhisselam öldürülünce allah’ın gazabı çoğaldı ve onu yüzkırk yılına erteledi. ama siz bunu yayıp açıkladınız ve sır perdesini yırttınız. ondan sonra da allah bu iş için bizim yanımızda vakit tayin etmedi. allah istediğini siler ve istediğini yazar ve asıl kitap o’nun yanındadır.” ebu hamza şöyle der: bu olayı İmam ebu abdullah caferi sadık aleyhisselam’a anlattığımda bunu onayladı.

11- abdurrahman bin kesir şöyle der: ben İmam caferi sadık aleyhisselam’ın yanında iken mehzem adlı birisi içeriye girerek şöyle arzetti: sana feda olayım! beklediğimiz zuhurun ne zaman gerçekleşeceğini bana bildirir misin? Şöyle buyurdu: “ey mehzem! vakit bildirenler yalancıdır, acele edenler helak olur, teslim olanlar ise kurtulur.”

12- ebu basir şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam’a kaim aleyhisselam’ı sorduğumda şöyle buyurdu: “vakit bildirenler yalancıdır. doğrusu biz ehli beyt vakit bildirmeyiz.” sonra şöyle buyurdu: “allah vakit bildirenlerin sözünü boşa çıkarmayı ahdetmiştir.”

13- mufazzal bin yesar şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam’a şöyle arzzetim: bu emrin vakti var mıdır? Şöyle buyurdu: “vakit bildirenler yalancıdır, vakit bildirenler yalancıdır. musa aleyhisselam rabbinin davetine icabet ederken kavmine otuz gün vaad etti. allah o otuz güne on gün ekleyince kavmi “musa bize hıyanet etti” dediler ve yapacaklarını yaptılar. eğer biz size birşey söylediğimizde, söylediğimiz gerçekleşirse “allah doğru söyledi” deyin. ve eğer size söylediğimiz şey gerçekleşmediğinde “allah doğru söyledi” derseniz iki sevap kazanırsınız.”

14- ali bin yaktîn şöyle der: İmam musa-i kazım aleyhisselam bana şöyle buyurdu: “ey ali! Şia ikiyüz yıldır ümit ve beklenti ile eğitilmiştir.” yaktîn, oğlu ali bin yaktin’e şöyle dedi: neden bize söylenen gerçekleşti de size söylenen gerçekleşmedi? -yani abbasoğulları’nın hilafeti-ali ona şöyle dedi. bize ve size söylenen sözler aynı ağızdan çıkmıştır. ancak size söylenen olayın zamanı geldiği için açıkça size söylendi ve söylendiği gibi de gerçekleşti. ama bize söylenen sözün vakti henüz gelmediği için biz ümit ve beklenti ile yaşadık. ama eğer bizlere mehdi aleyhisselam’ın zuhurunun ikiyüz veya üçyüz yıl sonra gerçekleşeceği söylenseydi halkın çoğu imandan dönerdi. ama bu işin yakın zamanda vuku bulacağını belirterek halkı birbirine yaklaştırdı ve zuhuru yakın kıldı.”

15- İbrahim bin mehzem’in babasından naklettiğine göre abbasoğulları’nın hilafetinden bahsolununca İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “halk, hakkın devletini beklerken sadece acele ettiğinden dolayı helak oluverdi. allah, kulların acelesi yüzünden acele etmez. bu olayın gerçekleşeceği bir zaman vardır. o vakit geldiğinde ne bir saat geri alınacak ne de bir saat ertelenmeyecektir.”

17. bölüm


Kâİm aleyhİsselam’ın cahİl halktan göreceğİ şeyler ve kıyamindan önce haşimoğulları’nın davranışları hakkindakİ rİvayetler.


 

1- fazl bin yesar şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “doğrusu kaim’imiz kıyam ettiğinde, resulullah’ın cahiliyet dönemindeki halktan gördüğü muamelelerden daha şiddetlisi ile karşılaşacaktır. Şöyle arzettim: bu nasıl olacak? Şöyle buyurdu: resulullah halka geldiğinde halk taşlara, kaya parçalarına ve tahta parçalarına tapıyordu. ama kaim’imiz kıyam ettiğinde halk allah’ın kitabını kendilerine göre yorumlayarak onu delil olarak gösterecekler. sonra şöyle buyurdu: allah’a andolsun ki tıpkı sıcak ve soğuğun evlerine girdiği gibi, onun adaleti de onların evine girecektir.”

2- ebu hamza-i somali şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “Şüphesiz bu emrin sahibi zuhur ettiğinde resulullah’ın halktan gördüğü eziyetlerin aynısı ve daha fazlası ile karşılaşacaktır.”

3- muhammed bin hamza’nın bazı ricalden naklettiğine göre İmam ebu abdullah caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “kaim, savaşlarda resulullah’ın çektiği eziyetlerden daha fazlasıyla karşlaşacaktır. doğrusu resulullah halka geldiğinde halk yontulmuş taş ve tahta parçalarna tapıyordu. ama kâim geldiğinde halk kur’an-ı ona karşı yorumlayacak ve ona karşı kur’an üzerinde savaşacaklar.”

4- aban bin tağlib şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “hakk’ın bayrağı zuhur ettiğinde doğudakiler ve batıdakiler ona lanet okuyacak. biliyormusun neden? dedim ki: hayır. Şöyle buyurdu. “çünkü onun zuhurundan önce halk onun ehlinden çok eziyetler görecektir.”

5- mansur bin hazin şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “hakk bayrağı kaldırılınca doğu ve batıdakiler ona lanet okuyacak.” niçin, diye sorunca şöyle buyurdu: “haşimoğullarının eziyetlerinden dolayı.”

6- yakub-u serrac şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “onüç şehir ve halk kaim’e karşı savaşacak, o da onlara karşı savaşacak: mekke’liler, medine’liler, Şam’lılar, ümeyyeoğulları, basra’lılar, dest meysan’lılar(198), kürtler, araplar, zabbe, ganı, bahiler, ezr’liler ve rey’liler.”

18. bölüm


Süfyanİ’nİn zuhurunun kesİnlİkle gerçekleşeceği ve onun Kaim aleyhİsselam’dan önce ortaya çikacağına dair rivayetler


 

1- İsa bin a’yan şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “süfyani kesindir, recep ayında çıkacak, onun ilk  çıkışı ile ölümünün arası onbeş aydır. ve altı ay savaşacaktır. beş bölgede dokuz ay hükümet sürecek ama onun hükümeti beş ayı birgün dahi geçmeyecektir.”

2- mualla bin huneys şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “bu olayda kesin olan ve kesin olmayan şeyler vardır. kesin olan, süfyani’nin recep ayında çıkacak olmasıdır.”

3- muhammed bin müslim şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “allah’tan korkun ve allah’a itaat yolunda takvalı olup çalışarak inancınızı korumaya çalışın. sizlere karşı kıskançlık ve gıpta sizlerin inancınızdan dolayıdır. bunun şartı ise ahirete yönelip dünyadan uzaklaşmanızladır. eğer bu hadde ulaşırsanız, allah’ın nimetlerinin, kerametinin ve cennet müjdesinin size yöneldiğini anlarsınız ve zamanla korkularınız güvene dönüşecek ve sadece sizin inancınızın hakk olduğunu göreceksiniz. sizin dininize karşı çıkanlar batıldır, onlar helak olacaklar. sizleri istediğiniz şey hakkında müjdeliyorum. sizlerin düşmanlarınızın allah’a karşı isyan ederek birbirlerini nasıl öldürdüklerini görmüyor musunuz. onlar dünyaları uğruna birbirlerini öldürürken sizler evlerinizde güven içinde oturuyorsunuz. süfyani’nin sizlerin lehine düşmanlarınızı öldürmesi size yeter. o sizlerin lehine bir alamettir. o fasık zuhur ettikten sonra bir iki ay rahat içinde olacaksınız ve o sizin düşmanlarınızı öldürecek.”

bazı ashabı ona şöyle dediler: eğer böyle olursa ailelerimizi ne yapalım? Şöyle buyurdu: sizin erkekleriniz onun gözünden kaçıp gizlenecekler. çünkü o şiilerimiz aleyhindedir. İnşaallah kadınlara da bir zarar gelmez. dediler ki: peki erkekler nereye kaçıp gizlenebilirler? Şöyle buyurdu: “onlardan biri kaçmak isterse mekke’ye medine’ye veya başka şehirlere kaçacaktır. sonra şöyle buyurdu: medine’de ne yapabilirsiniz ki? o fasık’ın ordusu oraya da gelecek. ama siz mekke’ye gidin. çünkü sizin toplanacağınız yer mekke’dir. süfyani fitnesi kadının hamilelik süresi olan dokuz ay kadardır. İnşaallah dokuz ayı aşmayacaktır.”

4- abdurrahman bin a’yan, şöyle der: ben İmam muhammed bakır aleyhisselam’ın yanında iken kaim aleyhisselam hakkında şöyle arzettim: kaim aleyhisselam’ın çabuk zuhur etmesini ve süfyani’nin olmamasını arzuluyorum. Şöyle buyurdu: “hayır, vallahi gerçekleşmesi gereken kaçınılmaz bir durumdur.”

5- hamran bin a’yan şöyle der: “sonra bir süre tayin etti ve kesin süre allah’ın yanındadır”(199) ayeti hakkında İmam muhammed bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: “süre ikiye ayrılır. birisi kesindir, diğeri ise mevküftur. kesin olan süre ve zaman nedir, diye arzedince şöyle buyurdu: “allah’ın iradesinin kesin olarak gerçekleşeceği zamandır.” hamran şöyle dedi: İnşaallah süfyani olayı kesin değildir. Şöyle buyurdu: hayır! vallahi süfyani olayı kesindir.”

6- fuzeyl bin yesar şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: “bazı olaylar kesindir, bazıları ise kesin değildir: süfyani olayı ise kaçınılmaz ve kesindir.”

7- halladi sai (saffar) şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “süfyani kaçınılmazdır, ve o sadece recep ayında zuhur edecektir.” birisi şöyle arzetti: ey ebu abdullah! o çıkıp hareket edince bizim halimiz nice olur? Şöyle buyurdu: böyle olursa bize doğru gelin.”(200)

8- cabiri cufi şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam’a süfyani’yi sorduğumda şöyle buyurdu: “süfyani’nin çıkışından önce karşınıza Şeysabanı çıkacak, tıpkı yerden su çıkar gibi küfe’den çıkacak, o sizlerin kervanınızı öldürecek. ondan sora süfyanin’in çıkışını ve kaim aleyhisselam’ın zuhurunu bekleyin.”

9- ali bin ebu hamza şöyle der: mekke ile medine arasında İmam musai kazım aleyhisselam’ın yol arkadaşı idim birgün bana şöyle buyurdu: “ey ali! eğer bütün gök ve yer ehli abbasoğulları’na karşı ayağa kalksa yeryüzü onların kanına doyar, sonra da süfyani zuhur ederdi.” Şöyle arzettim: ey efendim, onun çıkışı kesin midir? buyurdu ki: evet, sonra biraz düşündükten sonra başını kaldırarak şöyle buyurdu: “abbasoğullarının hükümeti hile ve desisedir. onların hükümeti yıkılınca, artık kökleri kurudu diyecekler. ama tekrar başa geçtiklerinde halk diyecek ki: henüz yıkılmalarından uzun zaman geçmedi.”

10- ebu haşim davud bin kasımı caferi şöyle der: İmam muhammed taki aleyhisselam’ın yanında iken süfyani’nin durumu ve rivayetlerde onun kesinlikle geleceğinde, bahsolundu. ben, İmam muhammed taki aleyhisselam’a şöyle sordum. allah, süfyani konusunda beda eder mi?(201) evet, diye buyurdu. kaim hakkında da beda eder diye korkuyoruz, diye arzettiğimde şöyle buyurdu: kaim olayı vaaddir ve allah vaadinden dönmez.”

11- hasan bin cehm şöyle der: İmam rıza aleyhisselam’a şöyle arzettim. allah durumu sizin için ıslah etsin. halk, süfyani’nin gelişinde abbasoğulları’nın saltanatının yıkılmış olacağını iddia ediyor. Şöyle buyurdu: “yalan söylüyorlar. süfyani ortya çıktığında abbasoğulları hükümeti ayakta olacak.”(202)

12- abdullah bin ebu ya’fur şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam bana şöyle buyurdu: “abbasoğulları ile mervani kırkısia’da çarpışaçak ve körpe gençler dahi orada dehşetten ihtiyarlayacak ve allah da onlardan yardımı kesecek. gökteki kuşlarla yerdeki yırtıcılara şöyle ilham olunacak: “zorbaların etine doyun”. sonra da süfyani ortaya çıkacak.”

13- hişam bin salim şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “süfyani beş memlekete hakim olunca dokuz ay sayın. -hişam bin salim beş memleketi şöyle tahmin eder: dimişk, filistin, ürdün, humus, halep.

14- harisi hamdani şöyle der: emirülmüminin aleyhisselam şöyle buyurdu: “mehdi’nin gözleri yere bakar, saçları karışıktır, yanağında ben vardır, onun çıkışı doğu tarafındadır. böyle olunca süfyani zuhur edecektir. onun hükümeti bir kadının hamileliği olan dokuz ay sürecektir. hakka itaat eden taifeler dışında bütün Şam halkı ona itaat edecektir. allah onları onunla birlikte ortaya çıkmaktan koruyacaktır. saldırgan bir ordu ile medine’ye gelecek ve medine çöllerine ulaştığında allah onu toprağa gömecektir, işte bu, allah azze ve celle’nin kur’an’daki şu buyruğudur: “ve dehşetli bir korkuya kapıldıkları ve hiçbirinin kurtulamayıp en yakın bir yerde azaba uğratıldıkları gün bir görsen onları.”(203)

15- hişam bin salim şöyle der: İmam caferi sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “yemani ve süfyani, süratle koşan hızlı iki at gibidir.”

16- muğayre bin said şöyle der: İmam muhammed bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: “emirülmüminin (aleyhisselam) şöyle buyurdu: İki mızrak karşılaşıp çarpışınca allah’ın alametlerinden biri ortaya çıkıncaya dek birbirinden ayrılmayacaktır. dediler ki: o alamet nedir ey emirülmüminin? Şöyle buyurdu: Şam’daki bir depremde yüzbin kişi ölecek allah bu depremi müminlere rahmet, kafirlere ise azap olarak gönderecektir. böyle olunca siyah-beyaz ve kulağı (veya kuyruğu) kesik atlara binen süvarilere ve sarı bayraklara bakın. onlar batıdan gelerek Şam’a ulaşacaklar. o sırada en büyük dehşet ve kızıl ölüm gerçekleşecek. sonra Şam yakınlarındaki heresta(204) köyü toprağın altına girecek. tam o sırada ciğerler yiyen kadının oğlu kurak çöllerden ortaya çıkacak ve Şam minberine hakim olacak. böyle olunca mehdi’nin zuhurunu bekleyin.”

 

 

 

(198) basra ile ahvaz arasındaki bir ilçenin adıdır.

(199)- mübarek “en’am” suresi 2 ayeti şerife.

(200)- yani hz. mehdi’nin zuhur edeceği şehir olan mekke’ye gelin. çünkü kurtuluş, sadece biz ehl-i beyt sayesindedir.

(201)- yani halkın zihninde yerleşmiş bulunan ve ortayı çıkması beklenen süfyani olayını, allah teala değiştirir ve ortaya çıkarmayabilir mi?

(202) abbasoğulları hükümetinin tekrar kurulma ihtimali diğer hadisi şeriflerden de anlaşılmaktadır. (ç.)

(203)- mübarek “sebe” suresi 51. ayeti şerife.

(204)- bu köy aynı adla bugün Şam ile humus arasında Şam’a beş buçuk km. kadar uzaklıktadır. (ç.)

 

next page

back page